Çocuğunuzun Böbrek Ağrısı Şikayetlerini Dikkate Alın

 

Yetişkinlere özgü bir hastalık olarak bilinen böbrek taşları, çocuklarda hatta bebeklerde bile görülebiliyor. Ağrı, kanlı idrar yapma, kusma ve bulantı gibi belirtilerle kendini gösteren böbrek taşları tedavi edilmediğinde böbrek yetmezliğine kadar giden ciddi tablolara neden olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü uzmanları, çocuklarda görülen böbrek taşları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Böbrek taşı kız çocuklarında erkeklere oranla 4 kat fazla görülüyor

Böbreklerde taş oluşumu her çocukta farklı gelişebilmektedir. Aynı ortamda yaşayan ve aynı beslenme düzenine sahip hatta aynı genetik yapıda iki çocuktan birisinde böbrek taşı oluşurken diğerinde görülmeyebilir. Kız çocuklarında erkeklere göre 4 kat daha fazla görülen böbrek taşları, görüntüleme tekniklerinin gelişmesi ile birlikte son yıllarda çocuklarda daha fazla tespit edilebilmektedir. Çocukluk çağı böbrek taşlarının en fazla görüldüğü ülkelerden biri de Türkiyedir.

Çocuğunuzun yeterli su tüketmesine özen gösterin

Taş oluşumunda genetik ve çevresel faktörler önemli rol oynamaktadır. Vücutta sıvı kaybı böbreklerde taş oluşumuna neden olabilmektedir. Bunun yanında aşırı çiğ yeşil sebze ya da fazla protein ve hayvansal yağ tüketimi, böbreklerde farklı türlerde taşların oluşmasına yol açmaktadır. Böbrekten çok miktarda kalsiyum atılması veya bağırsaktan fazla kalsiyum emilimi da taş oluşumunda rol oynayabilmektedir. Gut hastalığı, ishal kanda ürik asit yüksekliği ve aşırı protein alımı da, taş hastalığı ortaya çıkabilmektedir. Taş oluşumuna neden olan mekanizmanın belirlenmesi, yeni taş oluşumunun önüne geçmek adına önem taşımaktadır.

Sessiz böbrek ağrıları yetmezliğe neden olabilir

Çocuklarda böbrek taşlarının ilk belirtisi şiddetli ağrıdır. Çocuklarda oluşan böbrek taşlarının %50’si ağrı ile ortaya çıkarken, bu oran erişkinlerde % 7’ye gerilemektedir. Ağrının yanında kusma ve bulantı en sık görülen belirtilerdir. Böbrek taşı idrar yolu enfeksiyonları ile birlikte de ortaya çıkabilmektedir. Bu durumda, sebebi belli olmayan ateş, bulanık veya kanlı idrar görülebilmektedir. Taş hareket ettiğinde çocuklarda dayanılmaz bir acı meydana gelmektedir. Ancak taşın hareket etmediği ve ağrıya neden olmadığı durumlarda sessiz şekilde ilerleyen rahatsızlık böbrek kaybına kadar ilerleyebilmektedir. Genellikle çocuğun gövdesinin yan taraflarında ortaya çıkan ağrı, aşağıya kasığa doğru ilerliyor ise taşın kanala düşürüldüğüne işaret edebilmektedir. Özellikle küçük çocukları ağrılarını tarif edemedikleri için anne babaların şikayetleri yakından takip etmeleri gerekmektedir. 

Tek seansta taşlardan kurtulmak mümkün

Muayene ile başlayan değerlendirmede kesin tanı, radyolojik olarak görüntüleme yöntemleri ile mümkündür. Ultrasonografi, en sık ve en pratik yöntem olmakla birlikte ilaçlı böbrek filmleri, taşın idrar yoluna verdiği zararları görüntülemek için kullanılmaktadır. Erişkinlerde 6 mm çapından küçük taşlar genellikle kendiliğinden düşseler de, çocuklarda bu büyüklükteki taşlar tedavi gerektirmektedir. Çocuklarda böbrek taşı tedavisinde en güncel tedavi, nokta atışı yapan “Holmium lazer” ile taşı ufalayıp toz haline getirmektir. Tek seansta taştan kurtulmaya olanak veren yöntem sayesinde, çocuk daha ameliyathanedeyken bile toz haline gelen taşın vücuttan atılımı başlamaktadır. Şok dalgaları kullanarak taşı kırma esasına dayalı ESWL yönteminde elde edilen parçalar daha büyüktür. Bölgesel bir tedavi olmasından dolayı, taşın tek seansta kırılması her zaman mümkün değildir. Taşın bulunduğu yer, kemik doku ile çevrili ise, işlem yapılamaz. “Sistoskopi” adı verilen yöntemde, mesane içindeki taşların özel bir cihazla alınması da mümkün olabilmektedir.

Vücudun ileride tekrar taş üretebileceği öngörülerek cerrahi yöntemden uzak durulması gerekmektedir. Taş oluşumunun sebebi tespit edilmişse buna göre ilaç tedavisi uygulanması uygun olacaktır.

Kulaktan dolma bilgilerle yapılan yanlış uygulamalar ciddi sonuçlara neden olabilir

Son derece sessiz ilerleyebilen böbrek taşları ve buna bağlı hastalıkların tanısında gecikilmemesi önemlidir. Taşın idrar yolunda ilerlemesiyle ağrı çekmeye başlayan çocuğa anne babanın ilaç vermesi, doktoru yanıltabilmektedir. Bilinçsiz ilaç kullanımı ve ebeveynlerin uzman yardımı almadan çocuğu ilaçlarla tedavi etmek istemesi önemli sorunlara neden olabilmektedir.

Bunun yanında taşın oluşumunu önlemek için anne babaların dikkat etmesi gereken durumlar bulunmaktadır.

  • Çocuğun idrar hacminin kontrol edilmesi gerekmektedir. İdrar hacmi arttıkça, sistemin yıkanması mümkün olup idrar taşı yerleşemediği gibi, atılması da kolay olmaktadır. Bunun için çocuğun günlük su ihtiyacını karşılaması sağlanmalıdır. .
  • İdrar hacmiyle birlikte yoğunluğunun da gözlenmesi önemlidir. Yoğunluğu az olan idrar, kalsiyum gibi taş kaynağının azaltılması anlamına gelmektedir.
  • Taş oluşmasına ve oluşan taş şikayetlerinin şiddetlenmesine yol açan idrar yolu enfeksiyonlarını engellemek için anne baba gerekli önlemleri almalıdır. Bölge hijyenini sağlamak, bölgeyi kuru tutmak, erkek çocuklarda sünnet yaptırmak, aşırı temizlikten kaçınmak özellikle annenin dikkat etmesi gerekenler arasındadır.
  • Çocuğun rutin kontrollerinde idrarındaki asit baz dengesini belirleyen ph değerleri kontrol ettirilmelidir. Asit idrarda enfeksiyon zor geliştiği gibi, taş oluşum mekanizmasının da yavaş olduğu bilinmektedir.
  • Aktif çocuklarda taş oluşumu daha az olduğu için çocukların hareketli bir yaşam sürmeleri sağlanmalıdır.

Daha Fazlasını Keşfedin

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir