4 Haftalık Gebelik

Adetiniz gecikti, test yaptırdınız ve artık hamile olduğunuzu biliyorsunuz. 4 hafta önce başlayan mucize, hızla devam ediyor ve bebeğiniz her geçen gün içinizde büyüyor. Sizi birbirinize bağlayan plasenta oluşmaya başladı ve yumurtayla birlikte rahim içine yerleşti. Şimdi, gebelik boyunca bebeğinizin çevresini saracak olan amniyotik sıvı oluşmaya başlayacak. Bu günlerde mide bulantısı, baş dönmesi, lekelenme tarzında küçük kanamalar gibi şikayetleriniz olabilir. Çok dikkat çekici boyutlara ulaşmadıkça hepsi normaldir ve bebeğinizin uterusa (rahim) yerleşme çabalarından kaynaklanır. Bundan sonra vücudunuzda pek çok değişiklik olacağı, hormonlarınızın da etkisiyle çok daha duygusal, bazen sinirli, ilgiye muhtaç olduğunuzu düşüneceğiniz zamanlarınız olacak. Çoğu zaman tüm bunların sorumluluğunu en yakınınızdakine, eşinize yükleyerek, kontrolsüz tepkiler verebilirsiniz. Biraz düşününce, haksızlık ettiğinizi siz de anlayacaksınız elbette ama aranızda gerginlikler olabilir. En iyisi, eşinizi sürecin tamamına dahil etmeniz. Başından sonuna, ne yaşadığınızı, ne hissettiğinizi onunla paylaşın. Bu mucize ikinizin eseri, bunu eşinizle birlikte başardınız. Hamileliğe bir hastalık gibi değil, tadını birlikte çıkaracağınız, hayatınızın en büyük başarısı olarak yaklaşın.

Annedeki Değişimler

Anne adayı bugünlerde adet kanamasını beklemektedir. Eğer adet göremezse kanda veya idrarda gebelik testi yaptırabilir. Gebelik testleri hCG hormonunun miktarını ölçerek sonuç verirler. Evde yapılan gebelik testleri, idrardaki beta hCG hormonunu ölçer. Sağlıklı bir sonuç alabilmek için, döllenmenin gerçekleşmiş ve yumurtanın rahime yerleşerek, plasentantanın da meydana gelmiş olması gerekir. Çünkü hCG hormonu plasenta tarafından salgılanır. Bu da 14 günlük bir zaman gerektirir. Kan testlerinin hassasiyeti daha yüksektir, döllenmeden 1-2 gün sonra hCG yüksekliği test edilebilir. Yoğun olarak ilk aylarda hissedilen mide bulantısı da, hCG hormonundan kaynaklanmaktadır. Döllenen yumurta uterus (rahim) içine yerleştikçe bir miktar kanama görülebilir. Bu, bebeğin rahim duvarına yerleşmeye çalışırken, küçük bir kılcal damarın çatlamasıyla meydana gelen yerleşme (implantasyon) kanaması olarak bilinir ve tamamen normaldir.Bebek, embriyo aşamasındadır ve rahim içine gelmiştir. Bundan böyle gelişimine rahim içinde devam edecek. Kalınlaşmış rahim duvarında, bazı enzimler salgılayarak, kendine alan yaratır ve bu alanı genişletir. Plasenta da gelişmeye devam etmektedir. Anne adayı henüz vücudunda bir değişiklik hissetmez ama gebelik kesesi oluşmaya başlamıştır, ultrasonla bakıldığında görülebilir.

Bebeğin Anne Karnındaki Durumu

Döllenmiş yumurta, uterusunuzun yan tarafına yerleştikten sonra, hücreleri uzmanlık alanlarına göre tabakalar halinde ayrılmaya başlar ve bir embriyoya dönüşür. Bu hücreler, hamileliğiniz süresince büyüyüp gelişerek bebeğinizin vücudundaki sinir sistemini, iskeleti, kasları ve organları oluşturur. Bu hafta bebekte, beyninin oluşacağı bölüm meydana gelir ve sinirler oluşmaya başlar. Amniyon sıvısı toplanmaya başlamıştır. Bu sıvı diğer haftalar ve aylar boyunca bebeğin içinde rahat olabileceği bir ortam sunacaktır. Embriyo, düzensiz bir yapısı olan rahim içerisinde, en elverişli yeri bularak oraya yerleşir. Embriyoya oksijen ve besin taşıyacak olan göbek kordonu oluşmuştur. Annenin kanının sıvı kısmından süzülerek gebelik kesesine geçen sıvılar, bebeğin etrafını saran amniyotik sıvıyı oluşturmaya başlar. Bu sıvı gebelik boyunca artmaya devam eder, 33. haftada sabitlenir. Bebeğin etrafını saran bu sıvı, onu dış etkilerden, sarsıntılardan korur. Herhangi bir yere dayanmadan, serbestçe bu sıvının içinde yüzen bebekte kas-iskelet sistemi gelişir, hareket kabiliyeti kazanır. Amniyon sıvısı sayesinde vücut ısısı sabit kalır. Bu sıvı da ultrasonla bakıldığında, rahim iç duvarında 3-5 mm’lik koyu renkli bir halka şeklinde tespit edilebilir. Bu günlerde bebeğiniz 1 mm. boyuna ulaşacak. Giderek büyüyen ve gelişmeye devam eden bebek, anneden vitamin, folik asit, protein, kalsiyum, demir beklemeye başlar. Özellikle gebe kalmadan birkaç ay öncesinden itibaren günde 400 mikrogam folik asit almaya başlamak önemlidir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Geciken ilk adetten sonra evde yapılan gebelik testlerinin çoğu son derece hassas testlerdir ve doğru sonuç verecektir. Ama kullandığınız test yeterince hassas değilse ya da 1-2 gün erken davrandıysanız yanlış negatif sonuçlar da görülebilir. Adet olmamışsanız ama evde yaptığınız gebelik testi sonucu negatifse, 2-3 gün sonra testi tekrar etmeniz ya da bir doktora danışmanız gerekebilir.Eğer anne olmayı planlıyorsanız, bebeğiniz için yapabileceğiniz ilk ve en önemli şey hamileliğe karar verdiğiniz andan itibaren ve hamileliğiniz boyunca, sağlıklı bir yaşam biçimini benimsemenizdir. Beslenme şekliniz, kullanmanız gereken vitaminler, kullanmamanız gereken ilaçlar, egzersiz, düzenli uyku ve dinlenme, stresten uzak sakin ve huzurlu ruh hali , hamileliğe uygun giyim tarzı, sağlıklı yaşam biçiminin unsurlarıdır. Başlamak için, test sonucunu pozitif çıkacağı günü beklemeyin. Siz farkına varmadan, bebeğiniz büyümekte ve gelişmektedir, yediklerinizin bebeğin gelişimi üzerinde etkili olacağını unutmayın. Bebeğinizin hayata güçlü bir başlangıç yapması için, tüm besin gruplarından dengeli bir şekilde tüketmelisiniz. Vitamin ve mineral takviyesine ihtiyacınız olup olmadığını doktorunuzla konuşup kararlaştırmalısınız. Bebeklerde, omurilik gelişiminin tamamlanamaması sebebiyle ortaya çıkan spina bifida hastalığının en önemli sebebi, folik asit eksikliğidir. Bebeğinizi bu ve benzeri nöral tüp bozukluklarından korumak için, doğal olarak folik asit içeren besinleri tüketmeye özen gösterin. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller ve kabuklu yemişler doğal olarak folik asit taşırlar. Doktorunuz, gebelik öncesinde ve süresince, bu besinlere ek olarak folik asit takviyesi kullanmanızı tavsiye edebilir.Giyim konusunda dikkat edilmesi gereken noktalar ise; mevsime uygun kalınlıkta ve renklerdeki giysileri tercih etmek, vücut sıcaklığındaki değişimler olabileceği göz önünde bulundurularak hırka, yelek türü giysileri yanında taşımak, pamuklu kumaşları tercih etmek, bol ve rahat kıyafetler giymek olarak sıralanabilir. Karın ve ayak bileklerini sıkacak lastikli giyisilerden kaçınmak gerekir. Varis çorabı, korse gibi bedeninizi sıkıştıracak giysiler giymeyin. Ve ayakkabı seçimi de, hamileliğiniz ilerledikçe daha da önemli olacak. Topuklu ayakkabılar kadar, dümdüz ayakkabılar da vücut dengesi ve omurga kavisini korumak açısından zararlıdır. Hafif ve dolgu topuklu ayakkabılar daha doğru bir seçim olacaktır.Kadınların hayatında önemli bir yere sahip olan kozmetik kullanımında da  bazı sınırlamalar gerekir. Gebelik süresince saç boyatmak önerilmez. Kimyasal maddeler ve yüksek oranda amonyak içeren saç boyaları, saçlı deriden vücuda girer ve bebek için çok tehlikelidir. Bitkisel olduğu için tercih edilen saç boyalarında da durum farklı değildir. Bitkisel boyaların tek farkı amonyak düzeyinin daha düşük olmasıdır. Bağışıklık sistemi için büyük tehdit yaratan metal aksesuarlar, piercing ve dövme yaptırmak kesinlikle yasaktır. Makyaj malzemesi seçiminde de yağlı olanları değil, pudralı ve uçucu olanları tercih edin ve mutlaka yatmadan önce silin.Gebelik süresince dikkat etmeniz gereken bir başka durum da, evcil hayvanlarınızla olan yakınlığınız. Çiğ ya da az pişmiş et ve şarküteri ürünlerinde bulunan toksoplazma gondii isimli parazitin sebep olduğu Toksoplazma enfeksiyonu, evcik kedilerin dışkısından da bulaşabilir.  Hayvansal bir parazittir ve hayvan dışkısıyla toprağa, bitkilere, meyve, sebzelere oradan da ağız yoluyla insanlara bulaşır. Kediler bu hastalığın taşıyıcısıdırlar. Aşısı olmayan bu enfeksiyon hastalığının bebeğe geçme riski, gebelik ilerledikçe artar. Ama gebeliğin başlarında daha ciddi sorunlar yaratır. Özellikle sokakta serbest dolaşan evcil bir kediniz varsa, bakımını eşinizin yapması daha uygun olacaktır.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir