Mide Yanması Neden Olur

Mide Yanması Neden OlurHepimiz ara ara hayatı zehir eden, ıstırap veren, can sıkan ağrılar, sızılar ve sağlık sorunlarıyla yüz yüz geliriz. Baş ağrısı, diş ağrısı, migren, kulak çınlaması, göz seğirmesi, boyun tutulması ve buna benzer şikayetler, kronikleşmediği sürece risk oluşturmazlar ancak geçip gidene  kadar da yaşam kalitesini düşürürler ve sıkıntı verirler. Mide yanması da bu şikayetlerden biridir. Hatta mide rahatsızlıkları bahsi geçtiğinde akla ilk gelen şıklardandır. Peki mide yanması nedir? Midede yanma hissi, mide asidinin yemek borusuna kaçarak, gırtlağa doğru yanma ve ekşime hissi oluşturmasıdır.   Yani yanma hissi oluşan nokta mide değil, gırtlak ve yemek borusudur aslında. Toplumun %30-40 gibi bir oranında mide yanması görülür ki bu da ciddi bir rakamdır. İster her gün, ister ayda bir kez, ister yılda 3-4 kez yaşansın, mide yanması hemen hemen herkesin hayatı boyunca mutlaka en az bir kez yaşadığı veya yaşayacak olduğu bir problemdir.Midede yanma, yemeklerden sonra oluşuyorsa, buna sebep olduğunu düşündüğünüz yiyecekleri tespit etmeli ve o yiyecekleri mümkün olduğunca tüketmemelisiniz.   Mide yanması, günümüzde pek çok insanı esir alan ve rahatsızlık veren bir durumdur ancak beslenme düzeninde yapılacak değişikliklerle midede yanma problemi kontrol altına alınabilir  ve üstesinden gelinebilir bir durumdur.Bazı gıdalar, yemek borusu ile midenin birleştiği yerdeki kasın gevşekliğine yol açarak midede yanma hissinin oluşmasına sebep olurlar.Genellikle domates, salça, tuzlu ve salamura gıdalar, limon, greyfurt, nar, vişne gibi asit oranı yüksek ve ekşi meyveler, baharatlar, çikolata, kahve, yağlı abur cuburlar, kızartmalar, çiğ soğan ve sarımsak, hatta nohut, fasulye, mercimek, bulgur gibi bakliyatlar midede yanma yapabilir. Yiyeceklerin iyi çiğnenmemesi, gece çok geç vakitlerde ağır yemekler yenmesi  de mide yanması sebepleri arasında yerini alır. Sağlıklı ve dengeli beslenmeye rağmen midede yanma hissi oluşuyorsa, bunun altında psikosomatik sebepler aranabilir. Yani durum tamamen psikolojik kökenli olabilir;  zira stres, kaygı ve üzüntü de midede yanma yapabilir. Ayrıca uyku sırasında yerçekimine bağlı olarak reflü sıkıntısı da artacağından , bu durum yemek borusunu savunmasız bırakır ve hasara yol açar. Mide yanması eğer sık sık yaşanıyorsa ve kronik hale gelmişse mutlaka bir hekime görünmek ve tedavi almak gerekir. Çünkü sürekli mide yanması neticesinde yemek borusunda açılan yaraların, o bölgede darlığa yol açması ve ilerleyen süreçte, mukozadaki değişimlerin kanserleşme riski vardır. Bu sebeple mide problemleri sıklaşmışsa, mutlaka erken önlem alınması ve tedaviye gidilmesi hayat kurtaracaktır.

Mide Yanmasına Ne İyi Gelir?

Midede yanma hissi oluştuğunda mide yanmasına ne iyi gelir sorusunda başvurulabilecek doğal çözümler vardır.

  • Yanma hissini nötralize edecek süt gibi asitsiz ve yumuşak içecekler anlık rahatlama sağlayabilir. Bir de en çok başvurulan yollardan biri de antiasit karakterli emme ve çiğneme pastilleridir. Bu pastiller de midede yanma hissini ortadan kaldırarak ferahlama sağlar.
  • Mide yanmasını önlemek için, öğünlerin hafif gıdalardan oluşması gerekir.  Haşlanmış sebzeler son derece idealdir. Bu sebzeler hem mide asidi üretimini dengeler, hem de lifli içerikleriyle bağırsakların çalışmasını hızlandırır. Ama sebzelerin içinde de mide asidini çoğaltan ve midede yanma hissi oluşturan ve gaz yapanları vardır.  Domates ve brokoli ilk akla gelenleridir ve önerilmez. Yeşil yapraklı sebzeler ise idealdir. İster çiğ, ister pişmiş olarak tüketilebilir.
  • Bunun haricinde, posalı meyveler de midede çabuk sindirilir bu da mide yanmasını arttıran mide asidi üretimini en aza indirmiş olur. Ancak mide asidini arttıran turunçgil, ananas, kivi, çilek, vişne, nar gibi meyvelerin tüketiminden kaçınmak gerekir. Sindiriminin kolay oluşu sebebiyle muz,mide ağrısına iyi gelen yiyecekler arasındadır. Kavun, armut ve şeftali de mide yanması şikayeti olanlar için önerilen meyvelerdendir.
  • Bulgur, yulaf,  esmer pirinç, arpa gibi tam tahıllı besinler de B vitaminleri, selenyum, magnezyum ve demir açısından zengindir ve mide yanmasına iyi gelir. Ancak bulgur kimi midelerde gaz ve ekşime yapabileceğinden dikkatli tüketilmesi gerekir.
  • Kekik ve zencefil çayı mide yanmasını azaltır ve sindirimi kolaylaştırır. Demlediğiniz bitki çayını biraz soğutup, dilerseniz 1 çay kaşığı balla tatlandırıp içebilirsiniz.
  • Kaliteli ve doğal bal da mide asidi ve ülser gibi rahatsızlıkların verdiği ağrıyla baş etmek için çok sık tüketilen bir besindir. Her gün 1 çay kaşığı doğal bal ile eser miktarda toz tarçını karıştırıp yutmak da mideyi teskin edecektir.
  • Midede yanma eğer gazdan kaynaklanıyorsa, sırtınızı dik tutacak şekilde oturup midenize dairesel hareketlerle masaj yapabilirsiniz. Yahut sakin tempoda bir yürüyüş de gazın çıkmasını sağlayabilir.
  • Stresi kontrol altında tutmak da mide yanması şikayetinin gerilemesini hatta iyileşmesini sağlayabilir; zira stresin en çok etkilediği organlardan biri midedir. Eğer mide yanmanız fiziksel ve patolojk kökenli değilse, stres sebebiyle midede yanma hissedebilirsiniz.   Gevşeme teknikleri, nefes teknikleri kullanarak spor yaparak, sizi mutlu edecek meşgaleler bularak strese bağlı mide yanması probleminin üstesinden gelebilirsiniz.
  • Yemek yedikten sonra uzanmayın, yatar pozisyonda kalmayın yahut hemen uyumayın. Sırtınız dik olacak şekilde ayaklarınızı uzatarak oturabilirsiniz. Bu oturuş, mide asidinin yemek borusuna kaçmasını önleyecektir.
  • Uykuya dalmadan 2-3 saat evveline kadar bir şeyler yemekten kaçının.

Mide Yanması Nasıl Geçer?

Mide yanması şikayetini ortadan kaldırmak için asit yapıcı yiyecek ve içeceklere mesafeli durmak; aşırı çay, kahve, yeşil çay gibi kafein içeren içeceklerden,  meşrubat ve gazlı içecek tüketiminden uzak durmak; çok yağlı ve sindirimi zor ağır yemekleri yememek,  fazla kırmızı et, derili tavuk eti, fast-food ve aşırı baharatlı gıdalardan   kaçınmak sizi rahatlatacaktır. Eğer laktoz ve gluten intoleransınız varsa gluten içeren gıdalardan ve süt mamüllerinden uzak durmanız gerekir. Sisara, alkol, yetersiz uyku da mide yanmasını alevlendiren faktörlerdendir. Bu olumsuzluklardan uzak durmanız, mide yanmasını geçirmek için önerilen çözümlerdir.Tüm bunların yanında mide yanmasını ne geçirir? sorusunun cevabını antiasit ilaçlar olarak da verebiliriz. Talcid, Rennie, Gaviscon gibi ilaçlar mide asidini dengeleyerek yanma hissini azaltır ve rahatlama sağlarlar. Çiğneme tabletleri eczanelerden reçetesiz olarak da temin edilebilir.

Hamilelikte Mide Yanması

Çoğu kadının hamile kaldıktan sonraki süreçte mide yanmasından muzdarip olduğunu söyleyebiliriz. Asit reflüsü de denilen mide yanması, göğüs kemiği altından genize kadar olan bölümdeki yakıcı histir. Bu yanma, hamilelik döneminde vücutta ortay çıkan fizyolojik ve hormonal değişimden kaynaklanır. Gebelikte mide yanması sebeplerinden en önemlisi de, bu dönemde anne adayının vücudunda artan progesteron hormonu oranıdır. Hamilelikte yoğun olarak salgılanan progesteron hormonu, sadece rahimdeki düz kasları gevşetmekle kalmaz, mide ile yemek borusu arasındaki kapakçığın gevşemesine sebep olur. Bu da mide asidinin yukarı kaçarak yanma hissi oluşturmasına sebebiyet verir.  Gebelikte mide yanması şikayetinin önüne geçmek için asitli içecekler, kahve, çay, limon, sirke, hardal, turşu gibi işlenmiş ve salamura yiyecekler; sosis, salam, sucuk gibi işlenmiş şarküteri etleri, nane ve güçlü aroma içeren baharatlar, kızartmalar ve yağlı yiyeceklerden uzak durmalı, öğünlerde tıka basa yemekten kaçınmalı, az ve sık yemeli, porsiyonları küçük tutmalı, yemekle birlikte su tüketmemeye özen göstermelidir. Hamilelikte su tüketimi hayli önemlidir ancak bunu yemek aralarında yapmak daha uygun olacaktır. Hamilelikte yemeklerden sonra ciklet çiğnemek de faydalıdır. Ciklet, tükürük bezlerini çalıştırır ve oluşan tükürükle, yemek borusuna kaçan asidi etkisiz hale getirir. Yatma saatine yakın zamanlarda yiyip içmekten kaçınmak hamilelik sürecinde de dikkat edilmesi gereken hususlardandır.Antiasitlerin gebelik boyunca da güvenle kullanılabileceğini belirten hekimler,  kalsiyum içeriğine sahip olan antiasitlerin, sadece mide asidini nötralize etmekle kalmayıp, aynı zamanda gebelikte ihtiyaç duyulan kalsiyum ihtiyacına da destek olacağını söylüyorlar. Ancak, hamilelikte alınacak antiasitlerin kullanımının, yine hamilelik  döneminde alınması gereken demir haplarıyla aynı ana denk getirilmemesini de önemle vurguluyorlar; zira hem antiasitlerin hem de demir haplarının vücutta tam olarak emilebilmesi için en az iki saat arayla kullanılması gerekiyor.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir